Yalova Üniversitesi’nde İngilizce İşletme ve Türkçe İşletme öğrencilerine bir dönem kariyer yönetimi dersi verdiğim zaman okulda olay olmuştu. Erkek öğrencilerden derslere takım elbise ve bir boyun bağı (kravat ya da papyon) ile gelmelerini istemiştim. Kız öğrenciler de kendilerine göre iş hayatına uygun bir kıyafetle gelmeliydi. Kıyafet konusunda oldukça katıydım. Uygun kıyafetle gelmeyeni derse almıyor ve yok yazıyordum. Tabi okulda öğrenciler bu alışılmadık kurala epeyce muhalefet ettiler. Kuralın amacı şuydu. Birçok öğrenci daha önce hiç çalışmadığı için üstüne giyecek doğru düzgün bir takım elbisesi, gömleği ve ayakkabısı olmaz. Öncelikli hedefim bu gençlere iş görüşmesine de gidecek olsalar kendileri iş kurmak için yatırımcı da arayacak olsalar çevrelerindekilere güven sağlayacak profesyonel bir görünüm kazandırmaktı. 14 haftalık ders boyunca derste uyumsuz giyinenleri ve profesyonel giyinenleri de sınıfta öne çıkarıp kıyafetlerini yorumladım. Hangi renk gömlekle hangi takım elbise giyilmez, kravat nasıl bağlanmaz, takım elbisenin altına nasıl ayakkabı giyilmez gibi konularda oldukça renkli ve eğlenceli paylaşımlarım olmuştu. Bu kıyafet işinin hemen okul günlerinde pozitif ve neşeli yansımaları da olmuştu. Diğer derslerde hocaların takım elbiseyle gelen öğrencilere ilgisi ve saygısı artmıştı. Beklenmedik yan etki, otobüse ve minibüse bindiklerinde öğrenci tarifesi ödemek istediklerinde kimse öğrenci olduklarına inanmıyordu.
Kariyer Yönetimi dersinde bütün öğrencilere ALES sınavına girme zorunluluğu da getirmiştim. Tezli yüksek lisans yapabilmek için ALES puanı şart. Genelde de öğrenciler mastır yapmaya karar verdiklerinde bu sınavın tarihini kaçırmış olurlar. İngilizce İşletme öğrencilerini de uluslararası mastır programlarına başvuru için GMAT ve GRE sınavlarına girmeyi teşvik ettim. Bu puanlar olmadan yurt dışında master programlarına girmek imkansız gibidir. Birçok sınav yılda bir-iki defa yapılır. YDS-Yabancı Dil Sınavı, KPSS-Kamu Personeli Seçme Sınavı gibi sınavlar hep dönemleri olan sınavlardır. Dolayısıyla bu tip sınavlara zamanında kaydolmak ve hazırlanmak gerekir. Buradaki amaç yeni mezun birinin mutlaka mastır yapması ya da kamuda iş başvurusu yapması değildir; kendisine seçenekler sunmaktır. Bu sınavlara girmek, bu sınav sonuçlarının kendisine sunacağı seçeneklere sahip olmak demektir.
Dersteki görevlerden biri de her öğrencinin Türkiye’de veya yurtdışında bir üniversite için bir mastır müracat dosyası hazırlamışıydı. Öğrenciler kendilerine bir hedef üniversite seçecek ve o üniversitenin istediği evrak setini hazırlayacaktı. Genellikle üniversiteler referans mektupları, sınav sonuç belgeleri ve bir de bir başvuru mektubu hazırlanmasını talep ederler. Referans mektupları genelde 3 adet istenir. Üniversiteye göre değişim ama iki akademik bir tane de iş dünyasından birinden referans mektubu istenir. Okuldan mezun olduktan sonra bu mektupları almak için çokça zaman ayırma, yazışma ve üniversiteye gelme gitme ihtiyacı olur. Okulun son döneminde bir ders kuralı olarak böyle bir talep de bulununca referans mektubu işi ayrıca zaman gerekmeden çözülmüş oldu. Özellikle batı üniversitelerinin mastır başvurusunda en çok önem verdikleri belge, (essay) başvuru mektubudur. Bu mektup kişinin neden mastır yapmak istediğini hangi kariyer amaçlarını hedeflediğini ve neden o okulda okumak istediğini açıklar. Mektubun dilbilgisi ve yazım kurallarına uygun ve aynı zamanda belirli bir düzeyde yaratıcılık içermesi beklenir.
Hayat bir boks maçı gibidir; ringe çıkmadan önce hazırlık yapmak gerekir.
