Aileyi Ataletten Tatille Kurtaralım

happy-familyAile olmak… Evlenmek ya da evli çiftlerin çocuk yapması, insanları aile yapar mı? Şöyle bir tabloya bakalım: Baba işten eve geliyor, ufak bir selam verip salona geçiyor. Yemek hazır olunca sofraya oturuyor.Yemekte birkaç kelime ancak konuşuluyor. Baba sonra gazete okuyup göz ucuyla da televizyona bakarken uyuya kalıyor. Çocuk da okuldan gelince önce bilgisayarın başına oturuyor. Annesinin uyarısıyla bilgisayarı bırakıp ödevlerine bakıyor. Ödev bitince tablet bilgisayarında oyun oynuyor. Yemek denince sofraya oturuyor; ardından yine tabletten sosyal medyalara göz atıyor. Yatma saatinde odasına gidiyor.

Anne bütün gün ev işleri, yemek hazırlığı, temizlik ve ütü ile uğraşıyor. Öğleden sonra çocuk okuldan geldiğinde ona ev kıyafetlerini verip kuşluk vakti için ufak bir şeyler hazırlıyor. Akşamleyin yeniden yemek hazırlığı yapıyor, ardından eşini karşılıyor. Sofra kuruyor; yemekten sonra bulaşık yıkıyor. Salona geçtiğinde kocası çoktan uyuya kalmış; televizyonda açık olan diziye bakıyor. Hafta içi her akşam hemen her Türk ailesinin evinde benzer manzaralar var. Tasvir edilen evde her şey var; olmayan tek şey iletişim.

Aile kelimesi, etimolojik olarak bağlı olanlar demek. Ancak günümüzde birçok aile için birbirine bağlı olmayı ifade eden tek şey, aynı evin içinde yaşamak. Türk toplumu farkında olmadan bireyselleşiyor; birlikte ama yalnız yaşamaya başlıyor. Tatillerimiz de bu yalnızlığın bir başka yansıması. Gerek yıllık izinlerde gerekse resmi ve dini bayramlarda birçok insan kendi anne-babasıyla birlikte olmak yerine, eşiyle birlikte tatile çıkmaya çalışıyor. Kendi anne-babasına olan bağ ile birlikte kendini yaşamın hayhuyunda kaybetmiş farkında değil.

Dede-anneanne-babaanne yaşındaki insanlar en çok ilgiyi alakayı bekleyen insanlardır. Çocuklarımız ve bizim yetişkin olduğumuz evrede anne-babamız birbirlerine çok benzerler; çocukların ne kadar çok bakım ihtiyacı varsa, anne-babamızın da o kadar çok ilgiye ihtiyacı vardır. Çanakkale Savaşı’nın ünlü hemşiresi Safiye Hüseyin Elbi’nin hatıralarında, hastanede can veren askerlerin birçoğunun son sözü “anne” olduğu belirtilir. Ölmek üzere olan insanların son sözlerinin “anne” olması, bizim annemizle ve babamızla olan bağımızın en derinde hiç kopmadığını göstermektedir. Ne var ki, insan annesini-babasını en çok sıkıştığı anda anmaktadır. İbadet alışkanlığı olmayanlar da aynı şeklide ne zaman başları sıkışsa Allah’ı anarlar. Fakat marifet, annemizi babamızı ve Yüce Allah’ı sıkıntıya düşmeden anmaktır.

Tatiller; yeniden aile ruhunu yakalamamız için büyük bir fırsattır. Gerek çekirdek ailemizin üyeleri, gerekse kendimizin ve eşimizin anne babasıyla bağlarımızı tazelemek ve güçlendirmek için tatiller birer fırsattır. Kendi hesabıma her fırsat bulduğumda eski deyimle maaile (tüm ailem ve yakınlarımla) yemeğe ve tatile gitmeye bayılırım. Onlarla sohbet etmek, yemek yemek, yürüyüş yapmak, sohbet etmek, spor yapmak, okuduklarımızdan söz etmek, güzel anları paylaşırken yeniden insan olduğumuzu ve yaşadığımızı düşünürüm. Çünkü hemen herkes rutin bir hayatın içinde işten eve, evden işe, okuldan eve, evden dershaneye koşarken bir anlamda makineleşiyor. Bu rutinin içinde kaybolmamak için ailemizle olan bağlarımızı tazeleyip güçlendirecek tatil fırsatlarını iyi kullanmak gerekir.

Ülkemizin gelişmesiyle birlikte sayısız 5 yıldızlı otel ve tatil köyü açıldı. Granitler, mermerler, muhteşem lobiler, harika bahçeler, havuzlar ve spor tesisleri var. Bir konuşmacı olduğum için konferanslar dolayıyla yıl boyu sık sık bu tesislerde kalırım. Ne var ki, bu tesislerde bu şekilde

kalmaktan pek tat alamam. Neden mi, yalnızımdır da ondan. Seminer ya da konferans bitip otelin koridorlarında tek başıma odama doğru yürürken yalnızlığı daha derin hissederim. Çok otelde kaldığım için bazen bana en güzel otel hangisi diye soruyorlar. “Ailenizin ve dostlarınızın yanınızda olduğu otel” diyorum. Tatilde ailemizin yanı sıra dost ailelerinde bize eşlik etmesi ayrıca bir güzelliktir. Hanımların kendi aralarındaki yakınlaşması, beylerin kendi aralarındaki muhabbeti, çocukların birlikte güzel zaman geçirmesi, yemeklerdeki buluşmalar bir tatili unutulmaz yapar.

Ailelerle tatil yapmak için önceden planlama yapmak iyidir. Kendi hesabıma ailemle yapacağım tatilleri çoğu zaman üç ila altı ay öncesinden, bazılarını bir yıl öncesinden planlarım. 15 tatil, okul yaz tatili, resmi tatiller, dini bayramlarımızdan kaynaklanan tatillerin hepsi zaten bellidir. Onun için son dakikada tatil programı yapmak yerine çok önceden tatil programı kolayca yapılabilir. Birlikte tatile çıkılacağını bilmek ailenin her üyesine heyecan verir. Önceden tatil programı yapmanın bir güzel yanı da erken rezervasyon indirimlerinden yararlanmaktır.

Tatil kelimesi, atalet kökünden geliyor. Dolayısıyla tatil, bir boş durma halidir. Aile kelimesi ise “bağlı” olma kökünden geliyor. Günlük yaşam koşuşturmasında aile bağları donuklaşıyor; atalete düşüyor. Aile birlikte tatile çıktığında ise aile bağları ataletten çıkıyor. Onun için tatil ne kadar atalet demekse de, aile tatili o kadar aile bağlarının aktif olması demektir. Ailecek yaptığınız tatillerde buluşmak üzere.

Share Button

Bir cevap yazın