Sorunu halletmek için güçlü ve zarif adım atmak

Bu hafta Kırşehir’de Türkiye İş Kurumu ve Sosyal Güvenlik Kurumu personeli için iletişim eğitimleri verdim ve şehirde birçok konuşma yaptım. Ahiliğin de merkezi olan bu şehirde gördüklerim beni epeyce düşündürdü.

Konuşma yaptığım okullardan birinin yöneticisi olan, Ey Küskün Aşk isimli kitabın yazarı eğitimci Bekir Biçer’e göre özel okulların çocuklara kazandırdığı en önemli özelliklerden biri “özgüven”. Her özel okulda böyle olur mu bilmiyorum, ama özel okullardaki çocukların haklarını yaşamda daha fazla arayabildiklerini söyleyebiliriz sanırım. Özel okullardaki çocuklar, biraz da ailelerinin finansal desteğiyle okuduklarından bu okullar biraz daha fazla “müşteri ve öğrenci odaklı” sayılabilir. Ama benim yazmak istediğim şey, özel okullarla devlet okullarının karşılaştırılması değil. Nasıl olursa olsun, insan hakkını aramayı bilmeli ve çözemediği bir sorun olduğu zaman da yardım istemeyi bir ilke haline getirmeli.

Share Button

Çitlerin içindeki dar ve geniş dünyalar…

Uçsuz bucaksız bir çimenlik alan düşünün. Bu çimenliğin üstünde bir aile, bir çit çekiyor ve hep bu çitin içinde yaşıyor.

Bu çitin içine kurallar koyuyor. Bu çitin içinde yaşadıklarından bir tarih, bir değerler silsilesi oluşturuyor. Aile sürekli olarak fertlerini çitin içindeki değerlerle yargılıyor, suçluyor ve mahkum ediyor. Daha da dehşet verici olanı, çitin içindeki dünyayı tek gerçek dünya kabul ederken, çitin dışındaki dünyayı tamamen yok sayıyor. Eğer çocuklardan biri okul için ya da iş için çitin dışına çıkar, başka bir dünya olduğunu keşfederse, ömrünü çitin içinde geçirmiş olan aile büyükleriyle müthiş bir çatışma başlıyor. Çünkü çocuk mükemmel bir kavrayışla olmasa da başka bir dünya ya da dünyalar olduğunu keşfetmiş durumda. Bu keşif, mevcut gerçekliğe farklı bakışlar getiriyor. Çitten hiç çıkmamış anne-babanın çitin dünyasıyla sınırlı görüşleriyle, çocukların dış dünya hakkındaki görüşleri örtüşmüyor.

Share Button