Yeni yılda kalp gözünü açmak

Yeni yılın ilk sabahı bir fıkra: Ünlü dedektif Sherlock Holmes ile asistanı Dr. Watson kampa giderler.

Güzel bir yemek yiyip sonra uykuya dalarlar. Birkaç saat sonra Holmes uyanır ve arkadaşını dürtükler: “Watson, yukarıya bak ve bana ne gördüğünü söyle.” Watson cevap verir: “Milyonlarca yıldız görüyorum.” Holmes sorar: “Bu sana neyi gösteriyor?” Watson bir an düşünür ve cevaplar: “Astronomik olarak milyonlarca galaksinin ve dolayısıyla milyarlarca gezegenin varlığını görüyorum. Yıldızların konumuna bakarak saatin 3’ü çeyrek geçtiğini çıkarıyorum. Teolojik olarak Allah’ın kudretini ve kendi acizliğimizi görüyorum. Meteorolojik açıdan da bugün havanın çok güzel olacağını tahmin ediyorum. Neden sordun? Sana ne gösteriyor?” Holmes arkadaşını sabırla dinlemiştir ama artık dayanamaz: “Şaşkın, çadırımızı çalmışlar!”

Son zamanda yaptığım ‘başarı ve motivasyon’ seminerlerinde anlattığım 7 öykü var. Öykülerin hepsinin ortak özelliği, hikâyelerdeki kişilerin hiçbirinin okul birincisi olmaması; birçoğunun okul başarısının vasat olması. Ama hepsi belirli karar anlarında doğru kararı almışlar. Aklın gösterdiği yolun değil, kalplerindekinin peşinden gitmişler.

Bu satırları okuyan birçok kişi, bazıları da anne-baba olanlar bana karşı çıkabilir; yanlış bir insana âşık olan kişi, kalbinin peşinden mi gitmelidir? Doktor çıktığı halde müzik kariyeri yapmak doğru mudur? Hiç devlet memurluğu bırakılıp iş kurulur mu? Harika bir maaşı olan işte çalışırken yarı maaşa başka bir işe geçilir mi?

Platon’un Devlet isimli eserini okumadıysanız (okuduysanız da) okumanızı tavsiye ederim. Türkiye İş Bankası Yayınları’ndan olan versiyonunda ‘Adalet’ kelimesinin yerine ‘Doğru’ kelimesini kullanmışlar. Kitabın ilk bölümü ‘doğru’yu sorgulamak ile geçiyor. Doğru olan nedir? Bu soruya Platon ve arkadaşları bir dolu cevap veriyorlar. Benim cevabım ise bir şeyi doğru ya da yanlış yapan zamandır. Bir restoranda damak tadımızı okşayan yemeklerden çeşit çeşit yemek o an için doğrudur; ancak zamanla biriken kilolar açısından yanlıştır. Dış görünüşünü beğendiğimiz bir eşle evlenmek o an için doğru görünebilir; ama zamanla bu seçimimizin yanlış olduğunu anlayabiliriz. Televizyon izleyip zamanımızı eğlenerek geçirmek doğrudur; ama yetersiz sınav hazırlığımız dolayısıyla başarısız olmamız yanlıştır. Öyleyse öncelikle rasyonel doğrunun bir numaralı ölçeği zamandır.

Kalp gözünün en önemli özelliği hisler yoluyla, görünenin arkasına odaklanabilmesidir. Bazen akılcı veriler, yukarıdaki çadır öyküsünde olduğu gibi gerçeği saklarlar. Kalbin kulağa ya da diğer duyulara ihtiyacı yoktur. Hatta duyular üstünden aldıklarımız kafa karıştırırlar. Onun için bazen kalbimizi içimizde yalnız bırakmalı ve onun serbestçe düşünmesini /hissetmesini sağlamalıyız.

Gazete haberleri, çevremizdekilerin konuşmaları çoğu zaman gerçeği gölgeler ve hatta bazen perde çeker. Gerçeğin önündeki en büyük perdelerden bir tanesi de bizim düşüncelerimizdir. Çünkü özellikle de yanlış yaptığımız zaman, yanlışımızı anlamamızı ve daha ötesi kabullenmemizi önleyen şey düşüncelerimizdir. Onun için kalbimizi kendi düşüncelerimizden bile yalnız bırakmalıyız. Onu bir pusula gibi sakin bir şekilde tutmalıyız ki, bize doğru yönü göstersin.

Yeni yılda pusulanız kalbiniz olsun.

Share Button

2 comments on “Yeni yılda kalp gözünü açmak

  1. Merhaba Melih Bey,
    Yazılarınızı ve kitaplarınızı (şu an ) severek okuyorum 🙂
    “Yeni Yılda kalp gözünü açmak” yazısında en beğendiğim kelimeler ,ki bu benimde 2012 deki sloganım olmalı diye içimden hep geçirmişimdir “Kalbimi kendi düşüncelerimden bile yalnız bırakıyorum. Onu bir pusula gibi sakin bir şekilde tutmayı başaracağım”
    Önce Yüreğinize , sonrada kaleminize sağlık ….
    Sevgiler
    Zeliha Daghan

  2. Akıl akıl olsaydı adı gönül olurdu
    Gönül gönlü bulsaydı bozkırlar gül olurdu.
    NECIP FAZIL KISAKUREK

zeliha daghan için bir cevap yazın Cevabı iptal et