Uyumsuzlar-Misfits 

Running businessman.Eskiden bir sınıfta bazen diğerlerinden farklı bir çocuk olurdu. Bu çocuk sıradan bir öğretmen tarafından davranışları yüzünden uyumsuz olarak tanımlanırdı. Bazen öğretmen ve bazen de arkadaşları bu çocuğu tembel, kaba ya da küstah olarak tanımlardı. Arkadaşlarının da bu çocuğu öğretmenle aynı şekilde görmesinin sebebi, onların da bu çocuğu tanımak için özel bir çaba harcamamasıydı.

Yıllar içinde uygun ilgi gösterildiğinde her çocuğun yetişkinlerin bile takdirini kazanacak özellikleri olabildiğini, ama bu özelliğin birçok örnekte ortaya çıkmadığını gördüm. Bu uyumsuz kabul edilen çocuklarla yeterince ilgilenilmeyince bu çocuklar ya okulu bıraktılar ya da vasat notlarla okulu bitirdiler. Eğer hayatla nasıl başa çıkacaklarını öğrendilerse bir şekilde ya üniversiteyi gittiler ya da iş hayatında başarılı oldular.

Bu anlattığım öykü, geçmişte kaldı. Artık Türkiye’de, Avrupa’da ya da Amerika’da eskiden her sınıfta bir iki tane olan uyumsuzların sayısı o kadar artıyor ki, sınıfta neredeyse çoğunluğu ele geçiriyorlar. Uyumsuzlarla nasıl başa çıkacağını bilmeyen öğretmenlerin ve ailelerin işi de çok zor.

Uyumsuzların tanımsal olarak üç evresi vardır. Sorunlu uyumsuzluk dönemi, sıradan uyumlu dönemi, değerli farklı dönemi. Birinci dönem yukarıda tanımlandığı gibi kural tanımazlık, sorgulama, tembellik, hijyene dikkat etmeme, saygısızlık gibi kendini gösterebilir. Yetişkinler bu tür çocukları ikinci döneme taşımaya çalışır: Sıradan uyumlu dönemine. Kişisel gözlemlerime göre dışarıdan baskıyla sorumlu uyumsuzları sıradan uyumlu yapmak oldukça zordur. Ancak Sorunlu uyumsuz kendisi isterse bir sıradan uyumluya dönüşür. Bu arada yaşamı sıradan uyumlu olarak geçirmek aslında pek de idealize edilecek bir amaç olmasa gerek. Üçüncü dönem ise sorunlu uyumsuzun “değerli farklı” olduğu dönemdir.

Değerli farklı, belirli bir uzmanlık sahasında herkesten farklı düşünen, herkesten farklı gören ve değer üreten uyumsuzdur. Değerli farklı bir bilgisayar programı yazarı, bir heykeltıraş, bir mobilya tasarımcısı, bir besteci, 3D tasarımcı, bir belgesel yapımcısı, bir oyuncu, bir romancı, bir kaya tırmanışçısı, bir yönetmen ya da bir lider olabilir. Sorunlu uyumsuzların değerli farklılara dönüşebilmeleri, öncelikli olarak potansiyel sahibi oldukları alanın tespitine bağlıdır. Gencin potansiyeli olan alanı tespit edildikten sonra bu konuda adım adım özendirmek gerekir. Bu çocukların belirli bir konuya ilgi duymaları bile zaman alacaktır. Eğer çocuk bu konudaki ilgisini tespit edebilirse kendisi odaklanmaya başlayabilir. Ancak çevresindeki yetişkinlerin, bir anda bu çocukların ilgi duydukları sahada çılgınca bir enerjiyle motor gibi çalışacaklarını sanmaları saflık olacaktır. Çalışma disiplini olmayan bir sorunlu uyumsuz, bir anda sevdiği konuda günde 10 saat çalışan biri olmayacaktır. Onun için sabırla üretim yapmayı düşündüğü alanda ilerlemesini beklemek gerekir. Plajda kumla oynayan çocuklara, bir görev gibi “kumda oynayın” denecek olursa çocukların kumda oynamayı bıraktıkları görülecektir. Uğraşı sahası görev ya da ödev değil, eğlence olmayı sürdürmelidir. Bir süre sonra uğraşı sahasındaki bazı yarışmalar ya da projeler gencin ilgisini çekecek ve bu yarışma ya da projeler çocuğu kendiliğinden bir disiplin içine sokacaktır.

Bütün bunlara rağmen sorunlu uyumsuzların bir gün muhteşem insanlar olacaklarını düşünmek aşırı bir beklenti içine girmek anlamına gelebilir. Çocuklarımızı sorgularken kendimizi de sorgulamamız gerekir.

Share Button

Bir cevap yazın