Erteleme Hastalığı

breaking_bad_by_adn_z-d40od9eBreaking Bad (Yoldan Çıkmak diye tercüme edelim) isimli dizi, akciğerinde kanser hücreleri bulunan bir lise öğretmeninin bu durumu ailesiyle paylaşarak başa çıkmak yerine akıl almaz işlere kalkışmasını anlatıyor. Hastalık yüzünden kesin olarak öleceğine inanan kahraman, oğluna ve hamile işine yüklü bir para bırakmak için, aslında örnek bir öğretmen olmasına rağmen yasa dışı bir işe kalkışıyor. Kendince bir defa yapılacak bu işte oluşan bir hata, başka birinin ölümüne yol açıyor. Cesedi temizleme gayreti, başka birinin ölmesine neden oluyor ve dizi boyunca sorunlar yumağı büyüyor ve işin içinden çıkılmaz bir hale geliyor.

Hormonal olmayan, aşırı yemeye dayalı obezite de benzer bir kalıba sahiptir. Önce masum görünen bir miktar fazla yeme, birikerek devam ettiğinde kar topunun çığa dönüşmesi gibi, geri dönmesi çok zor bir soruna dönüşür.

Sonunda bir üniversite sınavına gireceğini bilen bir öğrenci, her gün yapması gerekeni yapmayarak diğer bir ifade ile ders çalışmayarak, öğrenme idmanı eksikliğini büyütür. Yıllar boyu ders çalışmamanın ve öğrenmemenin açığı büyüyerek öyle bir noktaya gelir ki, artık lise son sınıfta geçmiş 10 yılın birikimi öğrenilemez.

İş hayatı da benzer bir özellik gösterir. İki çalışandan biri yapması gerekenleri düzenli olarak yaparken yükselirken, diğeri yerinde sayar. Bu satırları okuyanlardan bazıları, çok çalışanların yükselmediğini iddia edebilir, ki bu doğrudur. Ben de yukarıda “çok çalışanlar yükselir” yerine, “yapması gerekenleri düzenli olarak yapanlar yükselir” dedim. İş hayatında hem kendini iyi pazarlayanlar hem de akıllı çalışanlar en yüksek noktalara gelirler. Şirket yönetimine uygun fırsatlarda kendini göstermeyen bir çalışkan biri, kendinin keşfedilmesini beklerse bulunduğu pozisyondan emekli olur (tabi atılmazsa).

Bu örneklerden hareket edecek olursak yaşamda ihtiyaç duyulan şey, bir büyük sorunu çözmek için büyük bir gayret değil, küçük sorunları büyümeden çözmek için göstereceğimiz samimi, akıllı ve sürekli gayretlerdir.

Dizideki öğretmen, hasta olduğunu öğrenince ailesiyle birlikte bir çözüm yolunu birlikte düşünebilir ve sorununa zamanında müdahale edebilir. Kilo alma eğilimli biri, porsiyonlarını azaltarak yiyebilir ve bir yandan spor yaparak sorununu kontrol altına alabilir. Öğrenciler, büyük sınav tarihleri gelmeden çok önce düzenli çalışarak sınavlara hazırlanabilirler. Çalışkan insanlar, gölgede keşfedilmeyi beklemek yerine düzenli olarak üst yönetimle sıcak bir ilişki kurarak, çalışmalarını daha görünür kılarak veya göstererek üst yönetimin desteğini kazanabilir.

İnsan için en zor şey nedir sorusunun cevabı, olumlu alışkanlıklar (tekrar tekrar yaptığımız davranışlar) kazanırken, olumsuz alışkanlıkları (tv izlemek, bilgisayar oyunlarıyla oynamak, tembellik yapmak) terk etmektir.

Disiplinli bir yaşamın tersi, disiplinsiz bir yaşam değil, erteleme hastalığına tutulmuş bir yaşamdır. Erteleme, olumlu davranış ve eylemleri sürekli yapmayı engelleyen ve disiplinli yaşam sistemini bozan bir numaralı sorundur. Potansiyel sorunları çözmek için harekete geçmeyi ertelediğimizde, sorun büyümeye başlar. Sorun her gün her hafta büyür ve öyle bir an gelir ki, harekete geçsek dahi sorunu çözmek çok zor bir hale gelir. Her gün bir saat yürüyen biri, hızına göre değişse de günde ortalama 4 km yürümüş olur. 365 günde 1460 km’ye denk gelir ki, İstanbul’dan Artvin’e yürümek demektir. Çocuklarımıza ve kendimize verebileceğimiz en büyük hediye, büyük bir miktar para değil, disiplindir.

Share Button

Bir cevap yazın