Özellikle okuyan kadınların kafalarındaki en büyük soru: “Çocuk mu yapalım, kariyer mi?” Her kadın çalışma yaşamında başarılı olmak, mümkünse kariyer merdiveninin en üst basamaklarına çıkıp markalaşmak isteyebilir. Ne var ki, evlenmeyle birlikte gelen aile yaşamı sorumlulukları, bir kadının kariyerine odaklanmasına izin vermeyebilir.
Evlenmeyle ilgili birlikte gelen ilk sorumluluk ev işleri, çamaşır yıkama, ütü ve temizlik ve elbette yemek yapmadır. Bu sorumluluklar yardımsever bir koca bulunursa hafifleyebilir. Ne var ki, dünya genelinde erkeklerin bu işleri annelerine ya da eşlerine bırakmayı yeğlediği söylenebilir.
Modern ev aletleri ile gelişen hizmet sektörü, ekonomik sıkıntısı olmayan aileler için evli kadınların yaşamlarını kolaylaştıran imkanlar sunmaktadır. Kurutmalı çamaşır makineleri, bulaşık makineleri, ani ısıtmaya yardım eden fırınlar, dondurulmuş ürünler, temizlik ve ütü hizmeti veren çamaşırhaneler, temizlikçi kadınlar bugün ekonomik açıdan rahat ailelerin hayatını oldukça kolaylaştırmaktadır. Elbette buradaki püf noktası, bu kolaylaştırıcıları kullanma konusunda kararlı olmaktır. Eğer bu kolaylaştırıcılar kullanılmıyorsa, aile milyoner de olsa hiçbir şey değişmeyecektir.
Evde kalmayan, haftada beş gün sabah gelip akşam giden düzenli bir yardımcı, evi tertemiz tutacağı gibi, işten çıkıp eve gelen karı koca için mum ışıklı bir sofra dahi kurabilir. Bütün çamaşır, ütü, bulaşık gibi işleri de yapabilir. Böyle bir kadının hafta sonu kalmaması, evli çiftin kendi başına da zaman geçirmesine fırsat verir. Böylece evli çift geniş zamanda isterse evde kendi yemeklerini hazırlayabilir isterse dışarıda yemeğe gidebilir.
Evli kadın yukarıdaki kolaylaştırıcı ve yardımcıların kullanılması halinde kariyerine odaklanabilir. Mutluluğun püf noktası, eşlerin birbirine de zaman ayırmasıdır. Normal çalışma saatlerinin dışına taşan fazla mesai ve toplantılar, eve getirilen dosya dosya evraklar; getiren erkek de olsa kadın da olsa eşlerin birbirlerine zaman ayırmasına engel olacaktır. İş gerekleri yüzünden bunların arada sırada olmasında bir mahsur olmayabilir. Ancak her gece işten geç çıkmak ve eve geç gelmek evliliğin gidişatına zarar verebilir. Eşler birlikte sinemaya, konser izlemeye veya bir kursa birlikte gidebildikleri ölçüde daha fazla evli olduklarını hissedecekler ve evliliklerinden zevk alacaktır.
Evlilikteki en önemli kavramlardan bir tanesi uyumdur. İyi eğitimli ve kariyer sahibi kadınlar bazen uyumlu olmayı tercih etmek yerine, kendi düşünce ve kararlarının uygulanması konusunda ısrarcı olabilirler. Üstelik kararlarında son derecede haklı olabilirler. Ne var ki, toplumsal düzen erkeğin egemenliği üzerine kurulmuştur ve erkekler evliliklerde baskın kadınlarla huzur bulamamaktadır. Aslında kendi kararlarının uygulanmasını isteyen kadın bir anlamda çatışma yarattığı için kendisi de huzur bulamamaktadır. Dolayısıyla kendi fikirleri ve kararlarını ifade eden bir kariyer kadını bunlarda aşırı ısrarcı olmamayı öğrenebilirse daha mutlu bir evlilik yürütebilir. Erkekler baskın tutum içinde olan karılarına içten içe kızarken, uyumlu olmayı tercih eden eşlerine çok daha anlayışlı olmaktadır.
Aile yaşantısına ilk çocuğun katılması hem büyük bir sevincin hem de büyük bir sorumluluk grubunun başlangıcı sayılabilir. Allah’ın izniyle sağlıklı doğan bir çocuk bile evli çifte ama özellikle anneye inanılmaz miktarda yeni görev ekleyecektir.
Öncelikle anne adayı gebelikle birlikte fizyolojik bir değişik geçirecektir. Her gebe kadın bebekle birlikte değişen oranlarda kilo alır. Doğumdan sonra birçok örnekte kadınlar bu kiloları vermek gerekli çabaları gösteremez ve kilolar kalıcı olur. Bu kiloların kadının hem kariyeri hem de eşi üstünde etkileri olur. İdeal ölçülerdeki bir kadının kendine güveni iş yaşantısında daha fazla olabilir. Ne var ki, annelikten sonra eski ölçülerini kaybeden kadın kendine daha büyük bedenlerde yeni bir elbise koleksiyonu almak zorunda kalır. Çocuğun sevinciyle eşi, karısındaki değişimleri, eşinin bir süre sonra eski haline döneceğiyle hoş görür.
Yeni doğum yapan bir kadının kariyeri ne kadar değerli olursa olsun, işe bir süre ara vermesi yerinde olur. Çünkü son derece savunmasız bir şekilde dünyaya gelen o minik meleğin anne şefkatine ve sıcaklığına ihtiyacı vardır. İnternette kolayca bulunabilecek birçok araştırmaya göre anne sütünün yerini hiçbir şey tutmamaktadır. Çocuğun anne sevgisi ve sıcaklığıyla en az bir yıl geçirmesi idealdir. Bu süre zarfında önceden beri evde bulunan yardımcı ya da eve yeni alınacak bir yardımcı evli çiftin hayatını kolaylaştıracaktır. Eşlerin anneleri sağsa onların da bu süreçte kuşkusuz yardımı olabilir.
Anne olan kariyer kadının, bebeğinin ilk iki yaşında yapabileceği en akıllıca şeylerden bir tanesi çok yoğun olmayan bir yüksek lisans ya da doktora programına başlamasıdır. Master ya da doktoranın dersleri, haftada birkaç gün zorunlu olarak dışarı çıkmaya yardım edecek ve yeni annenin soluk almasına fırsat verecektir. Bu plana uygun hareket edilirse master ya da doktoranın ders döneminin bittiği an, annenin sütten kesildiği, çocuğun yürüyüp konuşabildiği ve başka yetişkinlerle kendi başına kalabildiği andır. Bu noktada anne yeniden kariyer yoluna girebilir.
Elbette çocuğun doğumundan sonra çocukla ilgili birçok yeni ihtiyaç baş gösterir. Doğru yardımcının bulunması, doğru kreşin ve anaokulunun bulunması, çocuğun periyodik olarak doktor kontrolüne götürülmesi, onunla oyun oynanması, altının temizlenmesi, uyutulması ve daha sayısız ihtiyaç ortaya çıkar. Bu yeni görevler de kocalar belirli ölçüde sorumluluk alır, çoğunu eşlerine bırakırlar. Dolayısıyla kariyer kadınımızın bu sorunları akıllıca çözmesi gerekir. Tabi burada ekonomik rahatlık kadının hayatını kolaylaştıracaktır. Bir yardımcıya ve bu yardımcının da çalışabileceği kadar büyük bir eve yeterli bir bütçe sorunların aşılmasına yardım eder.
Çocuk tam zamanlı bir kreş ya da anaokuluna başladıktan sonra kadın iş hayatına, üstelik eğitim hayatında bir kademe daha ileri gitmiş olarak devam edebilir.
Kariyer kadını açısından evliliğin en başından itibaren en çok ihtiyaç duyulan şey disiplindir. Bu disiplinin en çok yansıması gereken alan da zamanı etkili olarak kullanmaktır. Giyiminde kuşamında, kişisel hijyeninde, ev temizliğinde, fiziğinde, işiyle ilgili sorumluluklarında, uyumluluğunda, kişisel gelişim gayretinde, spor faaliyetlerinde disiplinini koruyan kadın hem kariyerinde hem de evliliğinde başarı ve mutluluğu yakalayacaktır. Tipik olarak flört döneminde özenini koruyan kadın, evlendikten sonra rahat davranmakta, çocuk olduktan sonra kendini tamamen bırakmaktadır. Flört döneminde güzel görünmek için elinden geleni yapan kadın, birçok örnekte evlendikten sonra ev elbisesi denilen elbiselerle gezmeye başlamaktadır. Çocuk olduktan sonra eşi yerine, çocuğuna aşık olan birçok kadın tüm önceliklerini çocuğa vermektedir. Bu durumda kariyerini koruyabilse dahi evliliği bir yıpranma sürecine girmektedir. Marifet, kadının öz disiplinini hiç kaybetmeden hem harika bir evliliği yürütmesi, iyi bir çocuk yetiştirmesi ve kariyerinde emin adımlarla ilerlemesidir.
