Amerika’dan Görünenler

amerikaAmerika’ya her yaptığım ziyarette akıllıca bir şeyler bulduklarını ve sürekli olarak hem sistemlerini iyileştirdiklerini hem de insanların yaşam kalitesini artırdıklarını görüyorum. En son yaptığım ziyaretlerden birinde otel banyolarında artık diş fırçası, kulak temizleyici veya bone bırakmadıklarını fark ettim. Ücretsiz olarak sunulan bu ürünler, otellerde oda statünüze göre daha geniş ya da daha dar bir ürün yelpazesinde sunulur. Örneğin, genelde tıraş bıçağı ve köpüğü süit odalarda varken standart odalarda yoktur. Bu ürünler de kullanılsın ya da kullanılmasın çoğu zaman müşteriler tarafından alınır götürülür. Bu da otel için maliyet demektir. Artık özellikle zincir otellerde bu tür ücretsiz ürünler koymak yerine, ihtiyacınız olan her türlü banyo ve tıraş malzemesini oda statüsünden bağımsız olarak resepsiyondan alabileceğinizi belirtiyorlar. Böylece gerçekten ihtiyacı olanlara bu malzemeler verilirken hem müşteri tatmin ediliyor hem de otel maliyetlerini düşürüyor.

Amerika’da öğlen ya da akşam yemeğinde vaktiniz gerçekten sınırlıysa ya da ekonomik bir şeyler yemek istiyorsanız Burger King ya da McDonald’s gerçekten iyi bir şeçenek olabilir. Kanada McDonald’s’larında Akdeniz Dürüm diye yeni bir seçenek koymuşlar. Beyaz Peynir ve türlü salatanın bir arada olduğu gerçekten şahane ve kocaman bir dürüm sunuluyor. Böylece McDonald’s, sağlığını düşünenler için de düşük kalorili ve kolay sindirilebilen bir alternatif sağlamış. Burger King’in bir şubesinde gördüğüm bir uygulama daha da ilginç. Kuyruğa girdiğiniz yerde, normalde diğer Burger King’lerde hiç olmayan bir raf sistemi uygulanmış. Harika ve cezbedici görünen salatalar  ve meyve suları var. Önce tepsiyi alıyorsunuz, ardından bir meyve suyu ve salata alıp sandviçinizi (ben hep balıklı sandviç yerim) sipariş ediyorsunuz.

Starbucks uzun zamandan beri Amerika ve Kanada’da kuyruğa girilen yere bir öğlen yemeğinde ihtiyaç duyabileceğiniz öğlen yemeği setleri sunuyor. Birkaç meyve, birkaç dilim peynir, biraz domates, salata, meyveli yoğurt. Size rejim menüsü gibi gelebilir ama aslında aklın yolu bu, sağlıklı kalabilmek için daha az yemeli ve daha sağlıklı beslenmeliyiz.

Google firması, gerçekten hayallerin ötesinde bir teknolojik düzeye gelmiş. Biraz da korkutucu olduğunu söylemeliyim. Örneğin, önceden rezervasyon yaptığınız ve kalacağınız otelin adını Google’ın harita uygulaması olan googlemaps’a yazdınız, size otelin adresiyle birlikte orada kaç gün kalacağınızı ve telefonunuzda otelden ayrılacağınız gün odayı kaçta terk etmeniz (check out) gerektiğini yazıyor.

Akıllı saatlerin normal saatlerin yerini alacağını daha  önce yazdım. Yaptığım incelemeler sonunda şimdilik Applewatch yerine Pebble marka başka bir saatte karar kıldım. Hem Apple ios hem de android işletim sistemiyle çalışan bu akıllı saatin en büyük özelliği gerçekten 5 gün süren pil ömrü. Saatle günlük programınızı görebilirsiniz, alarm kurabilirsiniz. Arayan soranların adlarını telefonda görebilirsiniz. Kısa mesaj, whatsapp ve her türlü sosyal medya yazışması, facebook yazışmalarını görebilirsiniz. Evde müzik sisteminizi ya da tvnizi kontrol edebilirsiniz. Nabzını ya da adımlarınızı sayabilirsiniz. Bir Applewatch ya da Samsung Gear ile daha fazlasını yapabilirsiniz, ama kullanıma bağlı olsa da pil dayanma süreleri bir gün kadar.

Netflix isimli eğlenme hizmetleri şirketi ayda 12 dolara yüzbinlerce film ve diziyi istediğiniz anda istediniz medyada TV, bilgisayar, cep telefonu ya da tablette sunma imkanı veriyor. Örneğin kendi LCD ekranınızda bir film izlemeye başladınız, metroda giderken cep telefonunuzdan izlemeye devam ediyorsunuz. Çünkü Amerika’da artık metrolarda internet bağlantısı ücretsiz sunuluyor. Özetle Kuzey Amerika’da her alanda kendilerini sürekli geliştiriyorlar. Hem işletmeler hem politikacılar gerçekten halka hizmet ederek var olmaya çalışıyor.

 

Share Button

Bir cevap yazın